Dünya fâni, korsanlık bâki

Dünyanın en özel su altı arkeolojisi gemilerinden birisi olan Akdeniz Arkeoloji, dünyanın en eski batıklarından bazılarına ev sahipliği yapan Akdeniz'in sırlarını aydınlatacak.
 
Ozan Koç, Setur Marinas Antalya Ön Büro Temsilcisi
 
Tarihte pek çok medeniyeti barındırmış, dünyanın dört bir yanından denizci ve tüccarları ağırlayan limanlara ev sahipliği yapmış olan Akdeniz çanağı tarih öncesi dönemlerden bu yana su altında kalan pek çok kıyı yerleşimine sahip. 1960'lardan beri bütün dünyanın ilgisini üzerine toplayan, M.Ö. 13. yüzyıl sonlarına tarihlenen Bodrum'daki Gelidonya batığı ve 14. yüzyıl sonlarına tarihlenen Kaş'taki Uluburun batığı bunlardan sadece ikisi. 2018 yılında Akdeniz Üniversitesi tarafından ortaya çıkarılan Kumluca batığı ise daha da eskilere tarihleniyor. Akdeniz Üniversitesi Sualtı Arkeoloji Merkezi ve Akdeniz Uygarlıkları Araştırma Enstitüsü, Hatay'dan Antalya'nın batısına kadar olan yaklaşık 1200 km’lik kıyı şeridinde bugüne kadar 350 civarında arkeolojik batığı belgelemiş durumda. Artık bu çalışmalarda Akdeniz Üniversitesi'nin Akdeniz Arkeoloji isimli gemisi kullanılacak.
 
 
Bu özel geminin çarpıcı bir hikâyesi var. Su altı arkeoloji çalışmaları için daha önce kullanılan ve kara park desteği Setur Antalya Marina tarafından sunulan Arkeo'dan daha modern bir gemiye ihtiyaç duyulduğu noktada pek çok kişi elini taşın altına koyuyor. Arçelik CEO’su ve Yönetim Kurulu Üyesi Hakan Bulgurlu, Hukukçu Gönenç Gürkaynak ve Akdeniz Üniversitesi'nden Doç. Dr. Hakan Öniz öncülüğünde, Antalya'nın turizmcileri, yerli ve yabancı iş adamlarının da katılımıyla Akdeniz Arkeolojisi Derneği adında bir dernek kuruluyor. Antalya Ares tersanesinin de desteğiyle Alman Farmont markası tarafından imal edilmiş 38 metre boyunda bir balıkçı gemisinin kabuğu satın alınıyor ve Pelitoğlu tersanesinde tamamlanıyor. En sonunda uluslararası tarım firması UPL'nin de katkılarıyla gemi dünyanın en büyük ve en modern arkeoloji gemisi haline getiriliyor. İşte 28 Eylül 2022 tarihinde Setur Antalya Marina’da suya indirilen bu etkileyici aracın ismi Akdeniz Arkeoloji olarak belirleniyor.
 
 
İklim kontrollü bob, insansız derin su araştırma araçları, üç boyutlu sonarlar ve beş dalgıç için basınç dekompresyon odası bulunduran gemi 20 doktora öğrencisinin aylarca deniz üzerinde konaklayabileceği büyüklükte bir alana sahip. Hem ülkemizden hem de UNESCO vasıtasıyla tüm dünyadan sualtı arkeologları bu gemide eğitim görecek. Amaç, bu çok özel aracı kullanarak Akdeniz Üniversitesi Sualtı Kültür Mirası Araştırmaları Anabilim Dalı liderliğinde, dünyanın dört bir yanından öğrencilerin katılımıyla ticaret, ekonomi ve kültür tarihine ışık tutmak, gelecek için paha biçilmez bir mirasa sahip olmak.
 
Akdeniz Arkeoloji'nin Nisan ayında ilk görevine hazır olması bekleniyor. İnsanlığın sualtı arkeolojik mirasını bulmak, belgelemek ve korumak için denizlere açılacak olan geminin ilk rotası da elbette, enkaz ve su altı zenginlikleri açısından bir vaha olan Doğu Akdeniz suları olacak. Başarıları ise her yerden önce elbette Highlights'ta duyurulacak.
 
Fotoğraflar: Doç. Dr. Hakan Öniz, Ozan Koç