Hafif, geniş, doğa dostu: ponton tekne trendi büyüyor

Son yıllarda tüm dünyada rekreasyon amaçlı teknelere olan ilgi belirgin bir artış gösteriyor. Bunlar arasında ponton tekneler çok-amaçlı, çok-kullanışlı yapılarıyla öne çıkıyor.
 
Bazıları yelkenin sesini dinleyerek, bazıları motorla tam güç süzülerek, bazıları balık peşinde, bazılarıysa eğlene eğlene çıkarır denizin zevkini. Tabii, asıl merakınız neyse tekne tercihiniz de o yönde olur. Amerika'da popüler olup tüm dünyada ilgi gören ponton tekneler ise pek çok keyfi bir arada sunmalarıyla ayrışıyorlar.
 
 
Pontonların hemen dikkat çeken yanı geniş güverteleri ve dengeli yapılarının getirdiği konfor. Güvertede bar, tuvalet, buzdolabı, ocak ve duş eklenebilecek kadar alan var. Böylece kalabalık buluşmalar ve ailece çıkılacak geziler için mükemmel bir seçenek oluşturuyorlar. Geniş güverte, balık takımlarını yerleştirmek ve ayakta durmak için bolca alan bıraktığı için balıkçılara da cazip geliyor. Eskiden yavaşlıkları nedeniyle tercih edilmezken şimdi yeni eklenen motorlarla dalış, su kayağı ve wakeboard gibi su sporlarına meraklı olanlar için de harika bir seçenek oluşturuyorlar. Hepsinin üstüne kolay kullanılıyor, kolay çekiliyorlar. Bakımları kolay ve daha ekonomikler.
 
 
Ponton teknelerin son yıllarda birden öne çıkmasının en belirgin sebebi elektrikli versiyonların imal edilmesi. Yeni modeller çevre dostu alüminyum malzemeden yapılıyorlar, hafiflikleri ve hidrodinamik yapılarıyla az enerji harcayarak yüksek performans sunuyorlar. Bu doğa dostu araçlar, son derece sessiz ve sıfır atık üretiyorlar. Böylece tekne dünyasına, çevre konusunda duyarlı yeni kullanıcılar da kazandırıyorlar.
 
 
Ponton tekne sahibi olmak görece kolay da! Teknenizin her parçasını ayrı ayrı satın alabiliyor ve montajlıyabiliyorsunuz. İsterseniz kaydırak gibi eğlenceler için teknede ikinici bir kat bile oluşturabiliyorsunuz.
 
Ponton tekne akımı o kadar yeni ki, henüz Türkçede tam bir karşılığı bile yok. Duba tekne diyenler var, tombaz tekne diyenler var. Kimileri ponton deyip geçiyor. İsmi ne olursa olsun onları denizlerde daha çok göreceğimize şüphe yok.
 
Fotoğraflar: Josh Rakower, Joshua J. Cotten, Skyler Smith, Robert Linder (Unsplash)